in ,

“Kedi, Köpek ve Gelinciğe(!) Mikroçip” Yönetmeliğinin Eleştiri Alan Maddeleri

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı‘nın, “Kedi, Köpek ve Gelinciklerin Kimliklendirilmesi ve Kayıt Altına Alınmasına Dair Yönetmeliği” Resmi Gazete’de yayımlanarak, yürürlüğe girdi. Medya tarafından “kedi ve köpeklere ‘mikroçipli’ kimlik zorunluluğu” olarak duyurulan yönetmeliğin diğer maddeleri neler?

Aklınız kedinizde kalmasın: Kedi kısırlaştırma hakkında merak edilen tüm detaylar için ziyaret edin.

Yönetmelikte kedi ve köpeğin yanı sıra gelinciğin de bulunması ve yönetmeliğin bazı maddeleri eleştiri aldı. Haziran ayında taslağı hazılanan yönetmelik için bakanlık görüş bildirilebileciğini duyurmuştu. O dönemde Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM) ve Hayvanlara Adalet Platformu (HAD), taslağın bazı maddelerinin değiştirilmesine yönelik önerilerini bakanlığa sunmuştu. Ancak dün yayınlanan yönetmeliği incelediğimizde HAKİM ve HAD’ın önerilerinin aksine yönetmeliğin taslaktaki haliyle yürürlüğü girdiği görüldü. İşte yönetmeliğin eleştirilen maddeleri:

Madde eleştirileri yönetmelik taslak halindeyken HAKİM ve HAD’ın bakanlığa sunduğu öneri metninden derlenmiştir. Metnin tam haline buradan ulaşabilirsiniz.

Ülkemizde Gelincik Ev Hayvanı mı?

Yönetmeliğin birinci maddesinde yer alan ve hayvan aktivistleri tarafından eleştiri alan ilk husus kedi ve köpeğe ek olarak gelinciklerin de yönetmelik kapsamına alınması. Madde metninde, köpek, kedi ve gelinciklerin kimliklendirilerek kayıtlarının tutulacağı belirtilmiştir. Ev ve Süs Hayvanlarının Üretim, Satış, Barınma ve Eğitim Yerleri Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendinde gelincik, her ne kadar “ev hayvanı” olarak tanımlanmış olsa da bu hayvanın, “ev hayvanı” olarak ülkemizde beslenmesi yaygın değildir. Gelincik, hâlihazırda doğada serbestçe yaşayan bir yaban hayvanıdır ve 5199 sayılı Kanuna göre de doğal yaşam ortamından koparılmaması esastır. Aynı zamanda bir yaban hayvanı olan gelinciğin, üretim yerlerinden alındığı düşünüldüğünde bile doğası gereği bir yaban hayvanın ev ortamı gibi bir suni ortama kapatılarak özgürlüğünün elinden alınması kabul edilemez.

TSK’daki Hayvanları Kapsıyor, Emniyet’tekileri Kapsamıyor

Madde 2’nin ikinci fıkrasında, Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde bulunan hayvanların kimliklendirileceği ifade edilirken, üçüncü fıkrada Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde bulunan ev hayvanları, Yönetmeliğin kapsamı dışında tutulmuştur. Yönetmeliğin kapsamı, Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde bulunan ev hayvanlarını kapsamıyor.

5. maddenin 1. fıkrasında “Bu Yönetmelik çerçevesindeki ev hayvanlarının kimliklendirilmesi, kayıt altına alınması, mikroçip basımı ve dağıtımı ile ilgili tüm işlemlerin yürütülmesinde Bakanlık yetkilidir. Bakanlık, gerektiğinde bu yetkinin bir kısmını veya tamamını kontrol ve denetimi altında olmak şartıyla yeterli altyapıya sahip, hayvancılık konusunda faaliyet gösteren kurum, kuruluş, gerçek veya tüzel kişilere devredebilir.” denmiştir.

Bakanlığın, hayvanların çiplenmesi ve kayıt altına alınması işlemleri ile ilgili olarak veteriner hekim klinikleri ile hayvan hastanelerini belirlemesi uygulamada sorunlar doğuracaktır. Bilhassa Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde bu işi yapabilecek klinik ve hayvan hastanesi bulunmadığından Bakanlık, Yönetmeliğin amacını gerçekleştirecek personel ve bütçe artırımını yapmadan, bu konuda altyapı çalışmalarını tamamlamadan bu Yönetmeliğin uygulanması mümkün olmayacaktır.

Sokak Hayvanlarına Kimlik Çıkartan Gönüllülere Ceza Kesilebilir

Aynı maddenin 4. fıkrasında “Ev Hayvanı sahibinin sorumluluk ve yükümlülükleri:Hayvan sahibi, ev hayvanlarının kimliklendirilmesini sağlamak, doğum, ölüm, kayıp, sahip değişikliği ile ilgili bilgileri il/ilçe müdürlüğüne süresi içerisinde bildirmekle sorumlu ve yükümlüdür. Hayvan sahibi bu Yönetmelikte yer alan yükümlülüklerini yerine getirmemesinden, eksik ya da hatalı vermiş olduğu beyanları nedeniyle oluşacak tüm olumsuzluk ve hatalardan sorumludur. Hayvan sahipleri ev hayvanlarının her türlü bakım ve beslenmesinden sorumlu olup, ev hayvanlarını terk edemezler.” denmiştir.

Bu madde, son derece iyi niyetli ve hayvanlar lehine görünen düzenlemeler içerse de, uygulamada birçok sorun çıkaracaktır. Uygulamada hayvan koruma gönüllüleri, aldıkları sokak hayvanlarını 5199 sayılı Kanunun 6. maddesine uygun olarak geri bırakmayan yerel yönetimlerin barınaklarından alarak, alıştıkları mahalle geri getirmek istediklerinde çoğunlukla barınak görevlileri kendilerine, hayvanları kendi üstlerine almalarını şart koşmaktadır. Bu şekilde, hayvan sahibi olmadığı halde hayvan sahibi olarak görülen yüzlerce insan vardır. Bu Yönetmelikle, Kanuna aykırı davranarak sokak hayvanlarını aldığı yere bırakmayan yerel yönetimlerden bu hayvanların kişinin üstüne kaydedilerek alınması halinde, gönüllü hayvanı yaşama ortamına bıraktığı anda sahipli hayvanını terk etmiş sayılacak ve gönüllünün idari para cezasını ödemek durumunda kalması gündeme gelecektir.

Hayvanına Kimlik Çıkarmayana Hayvanını Terk Edenden Daha Fazla Ceza

Yönetmeliğin 20. maddesinde “ev hayvanlarını kimliklendirmeyen ve kayıt altına aldırmayan, sahip değişikliklerini, kayıp ve ölüm halini bildirmeyen ev hayvanı sahipleri ile ev hayvanlarının kimliklendirilmesinde kullanılması gereken malzemeleri kullanmayanlara ve kayıtlarında tahrifat yapanlara 5996 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi hükümleri uygulanır.” denmiştir.

Atıfta bulunulan 36 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi maddesi ise şöyle “Bakanlıkça belirlenen esaslara uygun olarak hayvanlarını tanımlatmayan, işletmelerini ve hayvanlarını kayıt altına aldırmayan, gerekli bildirimlerde bulunmayan, kayıt tutmayan hayvan sahiplerine beşyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir”

Hayvanını kimliklendirmeyen kişiye verilen idarî para cezasının, hayvanını terk eden kişiye verilecek idarî para cezasından fazla olması da Yönetmeliğin iyi niyetli ve hakkaniyetli olmadığını gösterir niteliktedir. Yürürlükte bulunan 5199 sayılı Kanunun 5. maddesinin son fıkrasına aykırı hareket edenlere, aynı Kanunun 28. maddesinin (b) bendi gereğince, 2017 yılı itibarı ile 363 TL idarî para cezası uygulanmaktadır. Bu Yönetmeliğin yürürlükte bulunan 5199 ve 5996 sayılı Kanunların ilgili maddeleri de hayvanları ve onların haklarını değil, âdeta onları terk eden, bakımlarını ihmal eden kişileri korumakta ve yüreklendirmektedir.

Yönetmeliğin tamamı için buraya tıklayabilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Nuray Hafiftaş’ın Köpeği Lazy Yuva Arıyor

Sahiplendirilmeden Önce ve Sahiplendirildikten Sonra Çekilen Fotoğraflarıyla Duygulandıran Köpekler