in

Okan Oflaz ile Adalar’ın Atlarının Geleceğiyle İlgili Özel Röportaj: Böyle Şeylerin Tamamen Karşısındayız!

Ajanimo Özel Röportaj / İstanbul Valiliği’nin Aralık ayında ruam hastalığını gerekçe göstererek Adalar’daki atları, ruam yönetmeliğine aykırı olarak 3 ay karantinaya almış ve atlar neredeyse hareketsiz geçen 115 günün ardından yaklaşık iki hafta önce padok alanına kavuşmuştu.

Yaklaşık 90 Milyon TL’ye atları satın alan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), atları ücretsiz olarak “tarım ve hayvancılığın desteklenmesi için her türlü faaliyette kullanılmak üzere” kişi ve kurumlara sahiplendirileceğini açıklamıştı. Gelinen noktada Adalar’ın atlarının kimlere, hangi koşullarda ve hangi şartlarda sahiplendirileceğiyle ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmamışken atların geleceğiyle ilgili kamuoyunda büyük kaygı oluştu.

Bizler de konuyla ilgili olarak hayvan hakkı savunucuları ve hayatını atlara adayanların görüşlerini almaya devam ediyoruz.

Bu çerçevede; Yük Hayvanlarını Koruma ve Kurtarma Derneği (YHKKD) Kurucusu Okan Oflaz ile Adalar’ın atlarının geleceğini ve at bakımı üzerine konuştuk.

Adalar’daki atların İBB tarafından satın alınmasının ardından ücretsiz bir şekilde sahiplendirileceği açıklandı. Kimlerin, hangi şartlarda ve ne amaçla sahipleneceğiyle ilgili detaylar ve kriterler resmi olarak hala açıklanmadı. Sizin bu konudaki düşünceleriniz nelerdir? Kimler, ne için sahiplenmek isteyecektir sizce? Bu işleyişi atların geleceği açısından sağlıklı buluyor musunuz?

“BÖYLE ŞEYLERİN TAMAMEN KARŞISINDAYIZ”

En başından beri söylüyoruz. Bu hayvanlar fazlasıyla sömürülmüştü. Psikolojik ve fizyolojik olarak sonuna kadar kullanılmış canlılardı. Bundan sonraki aşamada tamamen bir evcil hayvan gibi beslenebilecekleri çiftlikler vb. yerlere sahiplendirilmeleri konusunda fikir beyan etmiştik. Detaylı bir açıklama yapılmadığı için ne şartlarda nasıl bir yol izleneceğini biz de bilemiyoruz, ama dolaşan gerçekliğini bilemediğimiz haberler var; köylüye verilecek gibi. Böyle şeylerin tamamen karşısındayız.

“BİR ATIN BAKIM MASRAFI ÇOK FAZLA”

Sömürü sistemine tekrar dahil edilecekleri hiçbir seçenek kabul edilemez. Bu hayvanlar tüm ihtiyaçları karşılanarak özgürce ikinci baharlarını yaşayacakları alanlara ihtiyaçları var. Burada asıl nokta şu ki; bir atın bir aylık bakım masrafı çok fazla. Hepsinin sahiplendirilmesi belki bu açıdan bakınca zor olabilir. Hadi yüz atı sahiplendirebildik diyelim, kalan atlar için sorumluluğu da bu kararı verenlerin alması gerektiğini düşünüyoruz. 1200 küsur hayvan ne olacak. Hepsini sahiplendirmemiz çok zor. Kalan atlar için İBB’nin ya da diğer yetkili mercilerin bu konuda ivedilikle bir çalışma yapmasını ve bu çalışmanın açıklanmasını istiyoruz. Aslında bu konularla ilgili tecrübeli STK’larla çalışmalarını bekliyoruz. Yük hayvanları konusunda Türkiye’de çalışan ilk ve tek STK olmamıza rağmen bize gelen herhangi bir soru ya da davet yok. Sömürüden kurtarıp başka bir sömürüye koşturmamalıyız o hayvanları.

Aklınız kedinizde kalmasın: Kedi kısırlaştırma hakkında merak edilen tüm detaylar için ziyaret edin.

“ATLAR CAMA BENZER…”

Bilindiği üzere atların bakımı kedi köpek bakımı gibi değil, maliyetli ve meşakkatli bir konu. Bize biraz bundan bahseder misiniz? Buzdağının görünmeyen yüzünde nasıl bir sorumluluk söz konusudur?

Bu çok güzel bir soru. Atlar cam gibi canlılardır, derim hep. Nasıl cama bir sürü yük yüklersiniz taşır,  ama çatladı mı eski haline getirmek zor hatta imkânsızdır. Yüzlerce kilo yüklediğiniz, sömürü sisteminde kullandığınız atlar da hem duygusal hem fiziksel olarak böyle narin, kıymetli ve çok özel varlıklar. Atların aylık bakım maliyetleri ciddi boyutlara ulaşıyor. Bakımdan ziyade at konusunda uzman hekimler, davranış uzmanlarıyla,  atla haşır neşir olmuş onunla ilgili en ufak ayrıntıdan anlayan kişilerle çalışmanız lazım.  Küçücük bir sancı zannedip atladığınız şey hayvanın ölümüne neden olabilir.

“AT EŞİTTİR TECRÜBE”

Konunun uzmanları bunu çok daha iyi açıklarlar tabii ama demek istediğim başında yakalarsanız o hayvanı tecrübeniz varsa yaşatabilirsiniz ya da tecrübesizseniz yavaş yavaş çırpına çırpına ölümünü seyredebilirsiniz. At eşittir tecrübe aslında. Dernek kurulmadan önce sahiplendirdiğimiz hayvanlar bile hala takibimizde. En ufak bir sıkıntılarından mutlaka haberimiz oluyor. Bir şey varsa en erken safhada yakalamaya çalışıyoruz ki elimizden kuş gibi uçup gitmesinler. Diğer soruya da bir atıf olsun bu; Adalar’daki atların o nedenle bu süreçten sonra yeterli donanıma sahip veteriner hekimlerin de kontrolünde olması gerekir.

 

“YETEMEDİĞİMİZ DURUMLAR OLUYOR, ÇOK ZORLANIYORUZ, AMA EN İYİSİ İÇİN ÇABALIYORUZ”

Yoğun emek vererek gerçekleştirdiğiniz çalışmalara maddi ve manevi açıdan yetişebiliyor musunuz? Bu konuda kimlerden ne gibi destekler bekliyorsunuz?

Normalde sağlıklı bir atın masrafı aylık bin TL gibi bir şey. Bizim derneğimizde sağlıklı hayvan yok gibi bir şey. Sağlıklı hayvanları sahiplendirmemiz daha kolay oluyor. Hasta, engelli ve bakıma muhtaç hayvanlar kalıyor çoğunlukla çiftlikte. Bu da tabii masraflarımızı çok arttırıyor. Gelen bağışlarla elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Yetemediğimiz durumlar oluyor tabii. Çok zorlanıyoruz, ama en iyisi olması için çabalıyoruz.

Tıbbi ihtiyaçlarını, gıda ve barınma ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılıyoruz. Keşke daha çok destek alabilsek ve daha güzel şeyler sunabilsek. Keşke daha fazlasını yapabilsek. Çünkü biz daha iyisini yapabiliriz, biliyoruz. Atlar ve tek tırnaklılar konusunda tecrübesinin arşa değdiği Türkiye’deki ilk ve tek derneğiz. Şu an elimizde olan imkânlarla en iyisini yapmaya çalışıyoruz.

-Eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Eklemek istediğimiz şey şu ki; umarız bir gün tüm toplum hiç kimse tarafından sevilmemişlerin farkında olur. Herkese destekleri için teşekkür ederiz.

HAÇİKO Başkanı Ömür Gedik: Bu Hayvanların Ne Amaçla Kullanılacağından Emin Değiliz!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Polisi Alarma Geçiren Mezardan Yavru Köpek Cesedi Çıktı

HAÇİKO Başkanı Ömür Gedik: Bu Hayvanların Ne Amaçla Kullanılacağından Emin Değiliz!