Birgül Gökçe Taşdemir
Sabah Gazetesi’nde yayınlanan “son dakika” haberine göre “hayvan hakları yasası tamam. Tarihi düzenlemeler” geliyor! Bu içeriği hazırlayan muhabir şayet “son dakika” ve “tarihi düzenleme” ifadesini kinaye amaçlı kullanmışsa gayet yerinde bir ifade olmuş. Çünkü yazdıkları son dakika değil, düzenleme de olumlu anlamda tarihi değil. Şubat 2021’de, AK Parti Grup Başkanvekili Avukat Özlem Zengin’in yaptığı açıklamalardan beri bildiğimiz şeyler. Sabah Gazetesi muhabiri ve yazı işleri konuyu takip edememişse demek ki, kendileri için son dakika bilgisi olmuş. Olabilir tabi, gündemi bu kadar yoğun bir ülkede bunu atlamış olması son derece doğal.
Aklınız kedinizde kalmasın: Kedi kısırlaştırma hakkında merak edilen tüm detaylar için ziyaret edin.
Vekil, Bizle Eğleniy mi?
Gelelim Sabah Gazetesi’nin “tarihi düzenleme” dediği maddelere; bu maddeler vekilin milleti dikkate almadığı ve HAKka saygı duymadığı anlamına da gelebilir, cevabı vekilde saklı olan başka bir nedeni de olabilir tabi. Görünen o ki, sevgili vekillerimiz 2019’da yasa için davet ettiği ve dikkate almadığı hayvan hakkı savunucularını ikinci kez dikkate almamak üzere 11 martta meclise davet etmiş. Olabilir tabi. Vekile kendisini ağa gibi hissettirdiysek. O da bizle eğleniy galiba… Biz meclise haktan, hukuktan ve adalet kavramından yoksun vekiller yollamış olamayız. Allah’ın emaneti olan, sessiz kullarım dediği hayvanların haklarını yok saymak için, bir canlının yaşam hakkına saygı duymamak için kendimize saygımızın bitmiş olması gerekir. Seçtiklerimiz bizim yansımamız, yani kendimize benzeyen insanları seçip meclise gönderdik. Vekillerin aynasında gördüğümüz biziz, bu millet! Biz ne zamandan beri kendimize saygı duymaz, hakka hürmet etmez olduk? Sabah Gazetesi’ndeki haberde şöyle yazıyor; “Son dakika… Başkan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında bugün toplanacak olan AK Parti MYK toplantısında uzun süredir üzerinde çalışılan Hayvanları Koruma Kanunu’nda yapılacak değişiklik masaya yatırılacak.”Kanunun adı, sevgili vekillerimiz tarafından bu şekilde ifade edilmediyse (toplumu manipüle etmek için), Sabah Gazetesi muhabiri ve yazıişleri başlıkta doğru yazdığı kanun adını olsa olsa yazım hatasından dolayı Hayvanları Koruma Kanunu şeklinde yazmıştır. Yoksa onlarda kanunun “Hayvan Haklarının Korunmasına Yönelik Kanun” olduğunu biliyorlardır. Yazının devamında “hayvanları koruma derneklerinin temsilcileri” diye bir ifade var ama böyle dernekler yok. Hayvanların neyini koruyorlar bu dernekler? Haklarını koruyor olmasınlar! Evet hayvan haklarını koruyan derneklerin temsilcileri Adalet Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, hayvan hakları yasa tasarısını hazırlayan komisyondaki vekille birçok kez biraraya geldi. Ama gazete haberine bakılacak olursa vekil, hayvan hakkı savunucularının emeklerini ve çabalarını dikkate dahi almamış.
İşte Hayvanların Hakkını Korumayan O Kanun Maddeleri
– Hayvanların sağlıksız ortamlarda tutulduğu petshoplar kapatılacak. Onların yerine hayvanların bakımı çiftçiliklerde yapılacak. Satışlar internet üzerinden yapılacak. Sevgili vekillerimiz, “içeriği değil söylemi değiştirirsek bu millet yer mi” diyorlar acaba kendi aralarında? Yani sokaktaki evsiz hayvan popülasyonun artışının asıl sebebi evcil hayvan üretimi ve satışı devam edecek. Hatta evcil olmayan hayvanların, evcil hayvan olarak üretimi ve satışı da serbest. Yani devlet, bu toplumda evcil bir can üzerinden para kazanan asalak insanları teşvik etmeye devam edecek. Vekil, üretimi yanlış anlamış olabilir mi acaba? Onca tarım arazisi boş kaldığına göre… Neyse!
Kısırlaştırmayı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yapacak! Enteresan…
– Sıkı durun. Sokak hayvanlarının kısırlaştırmasından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sorumlu olacak! Bu ülkede insan ve hayvan sağlığı Çevre ve Şehircilik Bakanlığına mı bağlandı? Belediyeler, bakanlık kontrolünde kısırlaştırma yapabilecekmiş. Vay canına… Tarım Bakanlığını ve Sağlık Bakanlığını lağvettik sanırım. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bütçesinden belediyelere kısırlaştırma için ek bütçe verilecek. Bu durumda Hazine ve Maliye Bakanlığı’nı da leğvetmiş olmalıyız. Hayvanlara kötü muamele yapanlarla ilgili şikayetler de İçişleri Bakanlığına ve Adalet Bakanlığına bağlı alt birimlere değil Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı İl Tarım Müdürlüklerine yapılacak. İnsan şaşırmadan edemiyor: Her biri farklı illerde ama millet olarak her ilin en dahi insanlarını vekil olarak seçmişiz. Alkışlıyorum kendimizi. Biz bu alkışı hakettik.
Sahipli Hayvanları, Sahiplerinden Aldıktan Sonra Öldürecek misiniz?
– Sabah Gazetesi’nin haberine göre, üretici ve satıcıya kıyamayan Ak Parti, Allah’ın sessiz kullarını sahiplenenlere kıymış görünüyor! Hayvan hakkı savunucularının acı eşiği yüksek diye mi düşündüler acaba! Bu ülkede kentleşmeyi, tüm türlerin bir arada yaşayacağı şekilde dizayn edemeyen Ak Parti, apartmanda hayvan besleme sayısına sınırlama getiriyormuş! Sınırlama sayısı ifade edilmemiş….
Sevgili vekillerim, 11 martta Ankara’da meclisteki Ak Parti Grup salonunda hayvan hakları savunucuları ile yaptığınız toplantıda, HAÇİKO Derneği’nin Başkanı Ömür Gedik şahane bir öneri sunmuş ve demişti ki; “sayıya göre değil bakıma göre” sahipli hayvana devlet sahip çıkmalı. Sahipli hayvanları, sahiplerinden aldıktan sonra ne yapacaksınız? Öldürecek misiniz? Kentin sakini olan mevcut hayvanların durumları ortada. Devlet adına hizmet için seçilen yereldeki vekilller tarafından şehir ormanlarına ölüme terk ediliyorlar, ya da barınaklarda yani hayvan hapishanelerinde dezenfekte edilmeyen hücrelerde “barınak hastalığı” denilen hastalık ölümlerine sebep oluyor. Barınak hastalığı dedikleri, ölümcül ve bulaşıcı bir hastalığı olan köpeğin hücresi temizlenmez, sonra gelen köpek aynı hücreye -hücre dezenfekte edilmeden- konulur. Bingo! yeni gelen köpek de barınak hastalığına yakalanmış!!!
Hayvanların Hakları Yok Ama Kimlikleri Olacak!
– Sabah Gazetesi’nin haberine göre hakları olmayan hayvanların artık kimlikleri olacak. Vay canına. Nasıl ince düşünceli ve çözüm odaklı vekillere sahibiz. Hayvanların üzerinde bulunan çip ile hayvanı kimin sokağa bıraktığı da rahatlıkla tespit edilecekmiş. Üretimi ve satışı yasaklamayan, bir kedi ve köpeğin üreticinin elinde sömürülmesini yasaklamayan Ak Parti, sahipleneni cezalandırmayı uygun bulmuş. Beslediği hayvanı sokağa terk eden 2 bin TL para cezası verecekmiş. Sevgili vekillerim; hayvanını terk etme noktasına gelen kişi ya çaresizlikten ya da kişiliğinin sağlıksız boyutunda olduğu için terk ediyordur. Çaresizliğinde bile en son ana kadar çare arar. Diğeri ise yani kişiliğinin sağlıksız boyutundaki, hayvana işkence eden, tecavüz eden şeref yoksunu biri bu parayı mı öder yoksa hayvanını öldürmeyi mi seçer? Sahi hayvana işkence yapan, tecavüz eden, öldüren kişiliğinin sağlıksız boyutundaki şeref yoksunu insanlar için nasıl bir düzenleme yaptınız?
Cumhuriyet Savcısı Re’sen Soruşturma Açacak Ama…
– Sabah Gazetesi’nin “son dakika” haberine göre Hayvanlara işkence ederek öldürenle 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası, eziyet edenlere ise 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası verilecek. Bu cezalar ertelenmeyecek. Cinsi tükenen ve kasten bir canlının cinsini tüketene 2 yıldan 5 yıla kadar, hayvan dövüştürenlere ise 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilecek.Yeni düzenleme ile Cumhuriyet Savcıları hayvana eziyette şikayete gerek kalmaksızın re’sen soruşturma açabilecek. Ancak, Ceza Muhakemeler Usulü Kanunu’na göre 2 yıl 1 aydan az olan cezalarda ceza erteleniyor. Daha önce benzer suçtan ceza almamış olması, takım elbise giyip kravat takması gibi iyi hal indirimleri ile hayvana yönelik suç işleyeneler aslında hapis cezası almayacak. “Bu cezalar ertelenmeyecek?” diyor gazete, nasıl olacak?
Resen Ne Demek?
Arapça bir sözcük olan resen dilimizde uzun dönemlerden beri kullanılmaktadır. TDK sözlüğü resen sözcüğünü “kimseye bağlı olmaksızın, bağımsız” anlamlarıyla ele almaktadır. Bunun dışında TDK sözlüğünde resen “kendiliğinden” anlamıyla da ele alınmaktadır. Resen sözcüğü genellikle günlük konuşmalarda tercih edilmez. Bunun yerine hukuksal alandaki kullanımları yaygındır. Resen sözcüğü, hukuki alanda kanunlarla karara bağlanan konuları içermektedir. Bir konu kanunla karar bağlanmış ise, bu konuda hiç kimseye danışılmadan karar verilebilir. Resen, kimseye danışılmadan yani bağımsız olarak anlamına gelmektedir.
Hayvan hakları yasa tasarısını hazırlayan komisyon, 11 Mart 2021’de hayvan hakkı savunucularını meclise davet etmişti. O toplantıda hayvan hakları savunucuları #yaşamiçinyasa istediğini açık ve net bir şekilde ifade etmişti.
